Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki büyük yıkıma neden olan depremlerden sonrası gözler olası İstanbul depremine çevrildi.

Prof. Dr. Naci Görür, Kahramanmaraş depreminin etkisiyle Bingöl-Karlıova bölgesinde riskin arttığını söyledi. Yine bu depremin stres transferi nedeniyle Adana bölgesinde hareketlenmeler mümkün. Görür, deprem beklenen bölge ve illeri açıkladı.

Görür bu yerleri şöyle sıraladı:

Marmara, Erzincan, Bingöl – Karlıova, genel olarak Ege Bölgesi, İzmir– Antalya arası kıyı bölgeleri. Kayseri–Sivas–Erzincan’ın doğusu– Malatya’nın kuzeyi, İstanbul’da özellikle Avrupa yakası. Kıyılardan 10 kilometre içinde kalan alanlarda şiddetli hissedilecek.

Genel-İş’ten eylem: İş yavaşlatma kararı Genel-İş’ten eylem: İş yavaşlatma kararı

Görür, Ekonomim gazetesinden İbrahim Ekinci’ye kritik açıklamalarda bulundu. Görür, “İstanbul’da sanayi yerleşimi için de özel çalışma yapılmalı. Yakın çevre dahil çoğu sanayi kuruluşları ve OSB’lerin Marmara dışına çıkartılması gerekir” dedi. Gaziantep ve Kahramanmaraş gibi ‘sanayi kenti’ kabul edilen illerde ortaya çıkan gerçeklerin, sanayi yönünden de hiçbir hazırlık olmadığını gösterdiğini anlatan Görür, “Hazırlanmak için 20 milyar dolardan kaçarsan 100 milyar dolar ödersin. Can kaybı da ayrı” dedi.

Naci Görür İzmir hakkında da şunları söyledi:

"İzmir'de de endişemiz var. Canlı faylar var. Günün birinde harekete geçip deprem olabilir. Çevredeki deprem olmuş faylardan tetiklenebilir. Tahmin ediyorum bu faylar İzmir depreminde yüklendi. Çevredeki depremlerden stres geldiğinde yükleniyor. İzmir, bu kadar canlı fayla bölünmüş ise bu yarımadan buradan çekilmek lazım. Fay tartışmasını bırakalım. İzmir gerçek anlamında bir deprem kenti. Çok az kentimizde bu kadar yoğun aktif fay sistemi var. Bunlar bugün olmazsa yarın deprem yaratacaktır. Şu anda depremlerde sonra, Sisam depremi sonrasında 80 kilometre mesafede 117 kişi öldü. Yapı stokunu depreme dirençli yapmak lazım. Bunu yapmadan önce İzmir Büyükşehir Belediyesi şu anda bana göre çok doğru akıllı bir iş yaptı Mikro belgeleme çalışması yapıyor. ODTÜ'lü ekiple bu çalışmaları yürütüyor. Dokuz Eylül Üniversitesi'nde Hasan Sözbilir gibi çok değerli yer bilimci arkadaşlar var. Bu İzmir'in şansıdır. Mikro belgeleme çalışması sonrasında İzmir depreme dirençli hale getirilmelidir. 1999 sonrasında yeni yönetmeliklere göre doğru yapılmışsa o binalardan hiç korkmayın. Yönetmeliklere göre yapılmış binalar çatlasın, patlasın ama içinden sağ çıkmanızı sağlar. İzmir'deki belediye ve üniversiteleri zorlayın, evlerinizi muayene ettirin. Üç kuruş vermeyeceğim tartışması yakışmıyor. Parası yoksa devlet el atsın veya belediye bedava yapsın. Muayene edersiniz evinizin depremdeki davranışları çok sağlıklı görebilirsiniz. Deprem odaklı kentsel dönüşüme girmek için hükümete ve belediyeye talep edin. Bütün kentleri depreme dirençli yapabiliriz. Bunun için afet bakanlığı kurulsun alttaki resimde İzmir deprem riski haritasını görebilirsiniz Arkadaşlar.Sevgiyle"