İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik kooperatiflerde yolsuzluk soruşturması kapsamında yürütülen dava, 11. Ağır Ceza Mahkemesi Duruşma Salonu’nda devam etti.

Savcılığın mütalaasını açıklamasının ardından, tutuklu sanıklardan İZBETON A.Ş. eski Genel Müdürü Heval Savaş Kaya savunma yaptı.

“KAMU ZARARI YOK, TEMİNATLAR BOZULMAMIŞ”

Kaya, hakkındaki iddiaların hukuki temelden yoksun olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Adaleti o kadar çok tekrar ettik ki sanki duvar var, sesimiz geçmiyor. İddianame kamu zararı olduğunu söylüyor ama gerekçesi, belediyeye verilen 2 milyon liralık teminatın bozulma ihtimali. Böyle bir ihtimal bile yok. Sözleşme feshedilmemiş, teminatlar bozulmamış. Mağdur olduğunu iddia edenlerin yarısı zaten şikayetçi değil. Bu davada konuşulan konuların çoğu iddianamede bile yok. Belediye zararının oluşma ihtimali bulunmuyor; tapular orada, teminatlar duruyor.”

“SELÇUK’TAKİ TOKİ DOLANDIRICILIK MI YAPTI?”

Kaya, inşaatlardaki gecikmelerin ekonomik koşullardan kaynaklandığını belirterek, Türkiye’de hiçbir projenin bu süreçte zamanında tamamlanamadığını vurguladı:

“2019 sonrası bu ülkede ekonomik şartlar nedeniyle hiçbir inşaat zamanında bitmedi. Bu durumda biz mi dolandırıcı oluyoruz? Selçuk’taki TOKİ konutları defalarca ertelendi, dolandırıcılık mı yaptılar? Fikirtepe ortada, İzmir Şehir Hastanesi ortada. Gecikme dolandırıcılık değildir.”

“YATTIĞIMIZ YANIMIZDA KALACAK”

Heval Savaş Kaya, yargılama sonunda beraat edeceğine inandığını söyledi:

“İnanıyorum ki bu yargılama sonunda beraat edeceğiz. Yattığımız yanımıza kalacak. Eğer ceza alırsak bu ülkede kimse iş yapmaya cesaret edemez. Misafir ağırlamak, seyahat etmek makam sahibi birinin görevi kötüye kullandığı anlamına gelmez. Sayıştay denetiminden geçmiş, belediye tarafından ibra edilmiş bir süreci suç gibi göstermek haksızlıktır. Üstelik savcılık, belediyenin kendi iç denetim raporlarını iddianameye kopyala yapıştır şeklinde almış.”

“BİR KİŞİ BİLE ‘HEVAL BENDEN PARA İSTEDİ’ DEMEDİ”

Kaya, hakkındaki iddiaların somut delille desteklenmediğini belirtti:

“Bir kişi bile ‘Heval benden para istedi’ demedi. Adım hiçbir mağdurun ifadesinde geçmiyor. Peki nasıl ‘şebeke’ oluyoruz? İzmir’de parası pulu olan insanlar, iki yaşlı teyzenin parasının mı peşine düştü? Bu iddialar akılla izah edilemez. Biz kentsel dönüşümün tıkandığı noktada çözüm üretmeye çalışan insanlardık. Buradan çıkınca mağdurların peşine mi düşeceğiz? Kimi etkileyeceğiz? Bizim bu dosyadan çıkar sağlayacak bir durumumuz yok.”

“MIŞ-MUŞ İLE SUÇ YARATILMAZ”

Savunmasında bilirkişi raporlarını da eleştiren Kaya, “kanıt olmadan varsayım üzerinden suç oluşturulduğunu” dile getirdi:

Şenol Aslanoğlu’ndan ilk açıklama: “Bu bir siyasi süreçti”
Şenol Aslanoğlu’ndan ilk açıklama: “Bu bir siyasi süreçti”
İçeriği Görüntüle

“Alelacele hazırlanmış bilirkişi raporunda haksız varsayımlar var. 5 adım sonrasının zararını bugünden yazmışlar. ‘Mış-muş’ ile suç yaratmaya çalışıyorlar. Bu olgular somut değil. Mağdurların yarısı zarara uğramadığını söylüyor. O zaman zarar nasıl hesaplanıyor? Eğer bu mantıkla gidersek, hiçbir dosyada hiçbir tutuklu bırakılmamalı.”

“KAÇMAK İSTESEM ÇOKTAN KAÇARDIM”

Kaya, “sosyoekonomik durumu nedeniyle kaçma ihtimali olduğu” yönündeki savcılık gerekçesine tepki gösterdi:

“Haziran 2024’te soruşturma başladı. O günden beri yedi kez yurt dışına çıktım, defalarca savcılığa gittim. Kaçmak isteseydim çoktan kaçardım. Sabit ikametim var, hiçbir görevim yok, kimseyi etkileme gücüm yok. Zaten bugün İZBETON’da bize düşman olan bir yönetim var.”

“KENDİMİ SABAH PROGRAMINDA HİSSETTİM”

Savunmasının sonunda Kaya, duruşma sürecinin ciddiyetinden uzaklaştığını ima ederek şunları söyledi:

“Bugün salonun haline baktım, gözlerimi kapattım kendimi sabah programında hissettim. Bir ara ticaret mahkemesinde olduğumu sandım. Konuşulan konuların çoğu davanın konusuyla ilgisiz. Savcılık, kooperatiflerin yaşadığı ekonomik sıkıntıları kamu zararı olarak görüyor. Oysa her gün yüzlerce firma konkordato ilan ediyor. Biz sözleşmelerimizi teslim edilen belgelerle yaptık. X firması iflas ettiğinde de aynı dürüstlükle davrandık. Şimdi bu, suç sayılıyor.”

Heval Savaş Kaya, savunmasının sonunda tahliyesini talep ederek sözlerini şöyle noktaladı:

“Tahliyemi talep ediyorum. Aksi kanaatteyseniz adli kontrolle serbest bırakılmamı istiyorum. Allah sonumuzu hayretsin.”