CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla gözaltına alınan ve tutuklama talebiyle yargılanması istenen İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ile birlikte 155 şüpheli hakkında İzmir Adliyesi önünde açıklama yaptı.
Tanal, İzmir’de yaşanan orman yangınlarına ilişkin üzüntüsünü dile getirerek vefat eden personele Allah’tan rahmet diledi. Ancak asıl dikkat çektiği konu, yargı sürecindeki usulsüzlüklereydi. “Ülkemize geçmiş olsun, ancak yangınla mücadelede hayatını kaybeden personel kadar, hukukun da zarar gördüğünü üzülerek görüyorum” diyen Tanal, “40 yıllık avukatım. Emniyet’ten adliyeye getirilen şüphelilerin ifadesi önce savcılıkta alınır, avukat savunmasını yapar, ardından dosya Sulh Ceza Mahkemesi’ne sevk edilir. Ama bugün İzmir Adliyesi’nde ne hukuk aranıyor ne de uygulanıyor” ifadelerini kullandı.
“Siyasi baskı altında, anayasa ve yasalara aykırı bir süreç işletiliyor” diyen Tanal, şunları söyledi: “Savcıları, hakimleri, Adalet Bakanlığı’nı, HSK’yi Anayasa’ya uymaya davet ediyoruz. TBMM’de bu şekilde bir kanun çıkmadı. Ancak üç gündür gözaltındaki 99 kişinin ifadesi hızla tamamlanıp, dosyaları takometreye basar gibi Sulh Ceza’ya sevk edildi. Bu hukuka, adil yargılanma hakkına aykırıdır. Basın üzerinden yapılan servisler ise lekelenmeme hakkını ve tarafsız yargıyı ihlal eder. Buradaki dava tamamen siyasidir, hukuki değil.”
Tanal, TOKİ müteahhitlerine yönelik yolsuzluk iddialarına ilişkin olarak da, “İstanbul Kadıköy Fikirtepe’de ve Esenyurt’ta yükümlülükler yerine getirildi mi? TOKİ’nin teslim ettiği binalarda asansör çalışmıyor, doğalgaz yok, çevre temizliği yapılmıyor. Bu konuda ne işlem yapıldı? Suçta ve cezada eşitlik istiyoruz. Bu operasyonlar AKP’nin oy kaybı korkusuyla CHP’nin yükselişini engellemek için yapılıyor. Bu bir itibar suikastıdır” dedi.
“Bize ‘Karşımıza çıkan kim varsa telef olur’ dediler” hatırlatmasını yapan Tanal, “Biz telef olmayacağız. Hukuka, adalete, Allah’a sığınıyoruz. Milletimiz ve halkımız arkamızda. Mahkemelerden ve baskıcı ceza hukukundan korkmuyoruz. Cumhurbaşkanına, Adalet Bakanı’na, hakimlere, savcılara çağrımızdır; yüzünüzü Anayasa’ya, Ceza Muhakeme Kanunu’na, adil yargılanma ilkelerine dönün” diye konuştu.