CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek’in İçişleri Bakanlığı'nın Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) paralel bir seçim takip sistemi kurduğunu iddia edip görüntü yayınlamasının ardından, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi Başkanlığı’nın (GAMER) YSK’dan yurt içi ve yurt dışı sandık bilgilerini istediği ama bunun reddedildiği söylenmişti. CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan da konu ile alakalı basın açıklaması yaptı. CHP İzmir İl Binası’nda gerçekleşen açıklamada Murat Bakan, “Biz bu durumla ilgili İzmir’de de çokça duyum alıyoruz. Örneğin; Torbalı’da kaymakamlığın bu sistemi kurabilmek için bilgisayar istediğini duyuyoruz. Kiraz Kaymakamlığı’nın bununla ilgili seçim kurullarına yazı yazdığını duyuyoyoruz. Dolayısıyla bu yapılacak işlemlerin hukuka aykırı olduğunu, bu emrin kanunsuz emir olduğunu söylüyoruz. Bununla ilgili tüm ilçe başkanlıklarımız hazırlayacağımız dilekçe ile hem savcılığa hem de seçim kurullarına başvuracak. Ve bu kanunsuz emri personelden uygulamamasını isteyeceğiz. Hem polislerden hem kaymakamlardan, kendi görev ve yetkilerinde olmayan bir konuda sorumluluk verilmesi hukuka aykırıdır.” dedi.
‘BİR SUÇ İŞLENMİŞ OLUYOR’
Daha öncesinde memurlar aracılığıyla gayri resmi olarak seçim sonuçlarının İçişleri Bakanlığı’na ulaştırıldığını bildiklerini söyleyen Bakan, “Ama bu sistem hukuki olmayan bir şeyi meşru bir zemine oturtma anlamına geliyor. Cumhurbaşkanlığı’nın 1 No’lu kararnamesi İçişleri Bakanlığının yetkilerini anlatır. Görevi güvenlik, asayiş, nüfus ve vatandaşlıkla ilgili işlemlerdir. Pasaport işlemleridir. Bunların dışında YSK’nın veyahut ilçe seçim kurullarının yapacağı işlemlere ilişkin bir yetkisi yoktur. Dolayısıyla İçişleri Bakanlığı bu sistemi kurmuş olmakla, -bu sisteme veri gönderecek tüm memurlar için söylüyorum- bir suç işlemiş oluyor.” ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun aynı zamanda milletvekili adayı olduğunu hatırlatan Bakan, “Milletvekili adayı olarak seçim sonuçlarını yetkisini aşan bir şekilde, paralel yapı kurarak herkesten önce ediniyor. Bunu aynı şekilde içişleri Bakanlığı’nda istihdam ettiği ve troll olarak görev yapan aslında sivil memur olarak alınmış ancak mevzuata uygun şekilde alınmamış personel aracalığıyla seçimleri manüpile edebilme, seçim sonuçlarını erken açıklama olanağına da sahip. Yine Süleyman Soylu’nun elinde doğrudan kendisiyle çatışan sadece muhalefet değil iktidar milletvekilleri hakkında da zaman zaman haber yapan internet siteleri var. Buradan da yapılan bir operasyon var.” diye konuştu.
‘İZMİR’DEN DE DUYUMLAR ALIYORUZ’
İzmir’den de durumla ilgili duyumlar aldıklarını ifade eden Bakan, “İzmir’de de çokça duyum alıyoruz. Örneğin; Torbalı’da kaymakamlığın bu sistemi kurabilmek için bilgisayar istediğini duyuyoruz. Kiraz Kaymakamlığı’nın bununla ilgili seçim kurullarına yazı yazdığını duyuyoyoruz. Dolayısıyla bu yapılacak işlemlerin hukuka aykırı olduğunu, bu emrin kanunsuz emir olduğunu söylüyoruz. Bununla ilgili tüm ilçe başkanlıklarımız hazırlayacağımız dilekçe ile hem savcılığa hem de seçim kurullarına başvuracak. Ve bu kanunsuz emri personelden uygulamamasını isteyeceğiz. Hem polislerden hem kaymakamlardan, kendi görev ve yetkilerinde olmayan bir konuda sorumluluk verilmesi hukuka aykırıdır. İçişleri Bakanı’nın milletvekili adayı olduğunu düşünürsek görevi kötüye kullanma suçu oluşturabilecek bir durumdur. Bu emri uygulayanlar idari, disiplin ve ceza soruşturmalarıyla karşı karşıya kalabilirler.” diye söyledi.
DEVLETİN İMKANLARI KULLANILARAK KAMPANYA YAPILIYOR
Basın mensuplarının bakanların milletvekili olmasına rağmen istifa etmemeleri hakkındaki sorusuna da cevap veren Bakan, “Devletin tüm olanaklarını kullanarak bir kampanya yürütüyorlar. Devlet dairelerine kendi pankartlarını asıyorlar. Yani bir İçişleri Bakanı olarak televizyon programına çıkıyor. Arkasından aday olarak miting yapıyor. Üzerinde iki gömleği var ve ikisini de kullanıyor. Devletin araçları, devletin imkanlarıyla haksız bir rekabet içerisindeler. Bu sadece bakanlarla ilgili değil. Cumhurbaşkanı için de geçerli. Cumhurbaşkanı, aynı zamanda bir siyasi partinin genel başkanı. Tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı, makam aracıyla, Cumhurbaşkanlığı uçağıyla ve Cumhurbaşkanlığı’nın tüm imkan ve olanaklarıyla seçim kampanyası yürütüyor. Bu haksız, hukuksuzdur.” ifadelerini kullandı.
‘FİZİKİ OLARAK HER SANDIĞIN BAŞINDA OLACAĞIZ’
Sandık güvenliği ile ilgili de konuşan Bakan, “Toplamda 196 bin civarında sandık var. Sadece bir ilçemizde sorun oldu. Onu da diğer ittifak partileriyle birlikte çözüyoruz. Onun dışındaki tüm sandıklarda hem asil hem de yedek üyelerimiz var. Bunun dışında da ittifak ortaklarımızın da müşahit katkıları var. Ayrıca İYİ Parti’nin de sandık görevlileri var. Sandık güvenliği noktasında son derece hazırlıklıyız. Fiziki olarak her sandığın başında olacağız.” dedi.
