AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki grevi hükümete bağlayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e, “Açıklamalarını hayretle takip ettik. Görüyoruz ki Sayın Özel, kendi yönettikleri belediyelerde yaşanan her krizin faturasını başkalarına keserek sorumluluktan kaçma alışkanlığını sürdürmekte ısrarcı. Sayın Özel; İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni 25 yıldır aralıksız CHP’li belediye başkanları yönetiyor. Bugün grevle sonuçlanan bu kriz, sizin zihniyetinizin eseridir. Belediye borç sarmalı içinde ise, bunun sorumlusu hükümet değil, partinizin liyakatsiz kadroları ve siyasi hesaplarla yapılan hesapsız işe alımları, zamanında ödenmeyen borçlardır.” İfadelerini kullandı
Sosyal Medya hesabından yaptığı açıklamayla CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e tepkisini dile getiren AK Parti İzmir il Başkanı Bilal Saygılı’nın açıklamaları şu şekilde; “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde 23 bin işçinin iş bırakmasına neden olan toplu sözleşme krizini hükümetimize yıkmaya çalışan Sayın Özgür Özel’in açıklamalarını hayretle takip ettik. Görüyoruz ki Sayın Özel, kendi yönettikleri belediyelerde yaşanan her krizin faturasını başkalarına keserek sorumluluktan kaçma alışkanlığını sürdürmekte ısrarcı. Sayın Özel; İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni 25 yıldır aralıksız CHP’li belediye başkanları yönetiyor. Bugün grevle sonuçlanan bu kriz, sizin zihniyetinizin eseridir. Belediye borç sarmalı içinde ise, bunun sorumlusu hükümet değil, partinizin liyakatsiz kadroları ve siyasi hesaplarla yapılan hesapsız işe alımlarıdır. Geçtiğimiz dönemde Tunç Soyer, 12 bine yakın kişiyi işe aldı; SGK primlerini ödemedi, belediyeyi borç batağına sürükledi. Yetmedi, Sayın Cemil Tugay göreve geldiğinden bu yana yaklaşık 2 bin kişiyi daha işe aldı. SGK borcu 7,5 milyar TL’den 15 milyar TL’ye fırladı. Siz hâlâ çıkıp “hükümet saldırdı” diyorsunuz. Daha da vahimi: Bu borçlar hangi şirketlerde birikti? İZENERJİ, İZULAŞ, İZDOĞA… Bu şirketlerin başındaki genel müdürlerle CHP’li yöneticiler kol kola gezerken, belediye kaynakları adeta aile çiftliği gibi kullanıldı. İZBETON üzerinden yürütülen kooperatif projeleriyle İzmirlilerin parası toplandı, ama binlerce insan hâlâ evine kavuşamadı. Bu mudur sosyal belediyecilik? Sayın Özel; işçinin hakkını savunmak lafla değil, adaletle, şeffaflıkla, ehliyetli kadrolarla olur. Siz belediyeyi eşe, dosta, parti örgütüne kadro dağıtma yeri yaptınız. Parti yöneticilerinizin referansı ile kaç kişiyi işe aldınız? Kaçı gerçekten çalışıyor, kaçı sadece bankamatik memuru? İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni 10 milyar TL’yi aşan kooperatif yüküyle zarara uğratan sizsiniz. Belediyenin kasasını seçim ofisine çeviren, işe alımları parti teşkilatları üzerinden yöneten, liyakatsiz yöneticileri koltuklara taşıyan sizsiniz. Şimdi çıkıp mağdur ettiğiniz işçilerin öfkesini perdelemek için hükümetimize iftira atmak istiyorsunuz. Bu ne siyasi ahlaka ne de vicdana sığar. Gerçekten çözüm mü istiyorsunuz? Önce aynaya bakın. Belediyeleri arka bahçeniz gibi yönetmekten vazgeçin. Siyasi rant için kurduğunuz düzeni sorgulayın. İşçilerin alın terini, emekçinin umudunu heba eden sizsiniz.”
