İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, katıldığı bir televizyon programında kentin en önemli çevre sorunlarından biri olan İzmir Körfezi’nin temizliği hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Körfez’in şu anda genel olarak iyi durumda olduğunu belirten Tugay, “Her gün düzenli olarak kontroller yapıyoruz. Bugün koku yoktu ancak zaman zaman kısa süreli koku oluşabiliyor. Körfez, uzun yıllardan bu yana biriken kirliliğin etkisi altında. Bu kirlilik yalnızca kanalizasyon atıklarından değil, yıllardır Körfez’e dökülen 33 dere ve akarsuyun taşıdığı farklı atıklardan kaynaklanıyor. Özellikle Yeşildere hattında, geçmişte tabakhanelerden gelen atıklar uzun süre bu yükü artırdı” dedi.
Tugay, benzer durumların İzmit Körfezi gibi diğer bölgelerde de yaşandığını hatırlatarak, “İzmir Körfezi, kent için çok daha kritik bir konuma sahip. Çünkü 4,5 milyonluk İzmir nüfusunun yaklaşık 3 milyonu Körfez çevresinde yaşıyor. Körfezin temizliği, bu şehirde yaşam kalitesinin kalbidir” ifadelerini kullandı.
“Bakanlıkla iş birliği içindeyiz”
Körfezdeki iyileşmenin sürdüğünü belirten Tugay, özellikle göreve geldikten sonra devreye alınan 4. Faz arıtma sistemi sayesinde belirgin bir düzelme yaşandığını vurguladı. Ancak geçmiş yıllardan kalan dip kirliliğinin hâlâ ciddi bir problem olduğunu söyleyen Başkan, “İklim koşullarıyla birleşince bu durum zaman zaman mikroorganizma patlamalarına yol açıyor. Bu da suyun oksijenini azaltarak balık ölümleri ve kötü kokuya neden oluyor” dedi.
Sorunun çözümü için hem teknik hem de finansal destek gerektiğini belirten Tugay, şu ifadeleri kullandı:
“Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile sürekli iletişim halindeyiz. Modifiye kil uygulaması gibi farklı yöntemler kullanıyoruz. Derelerin temizliği artırıldı, yeni arıtma sistemleri kurduk. Ancak daha köklü çözümler için bakanlığın desteğiyle alternatif metotlara yönelmemiz gerekiyor. Özellikle dip çamurunu sürekli vakumla çekip filtreleyen özel bir gemi alınması şart. Bu sistemle temiz suyu Körfez’e geri verebiliriz. Bakanlığın bu projeye hem mali hem de izin açısından destek sağlaması gerekiyor.”