Konak Tramvayı’nda güvenlik görevlisi olarak çalışan Hülya Onaylı’nın tuvalet ihtiyacını karşılamak için yolun karşısına geçerken yaşadığı trafik kazası sonucu ölümünün yankıları sürüyor. Güvenlik görevlilerinin çalışma koşullarını anlatan sendika başkanı Sedat Kenar “Üyelerimiz bez bile bağladı ancak hastalıklar ortaya çıktı. Acımız derin, acımız büyük, bu olayı hazmedemiyoruz. 1 ve 3 yaşında iki çocuk annesiz kaldı. Metro yönetimi bu konuda tamamen ticari yaklaşıyor. Ya oradaki elzem olan insani yaşam haklarını sağlayacaklar ya da bu işi beceremiyorlarsa o koltuklarda oturmayacaklar” dedi.
İzmir'in Konak ilçesindeki Tramvay Köprü durağında güvenlik görevlisi olarak çalışan İZENERJİ personeli Hülya Onaylı (40) dün akşam saatlerinde araç çarpması sonucu yaşamını yitirdi. DİSK/Genel-İş İzmir 9 No'lu Şube üyesi olan Onaylı’nın duraktan tuvalete gitmek için ayrıldığını ve aracın bu esnada çarptığı öğrenildi. Sendika ve Onaylı’nın çalışma arkadaşları bugün Konak Tramvay Durağı’nda yaptıkları açıklama ile Onaylı’nın ölümüne sebep olan çalışma koşullarına tepki gösterdi.
BÜYÜKŞEHİR'İN ACI KAYBI! GÜVENLİK GÖREVLİSİ KAZA KURBANI
DİSK/Genel İş İzmir 9 No’lu Şube Başkanı Sedat Kenar tramvay duraklarında görevli güvenlik personelinin çalışma koşullarını Egedesonsöz’e anlattı. Güvenlikçilerin insani olmayan koşullarda çalıştırıldığını vurgulayan Başkan Kenar “Milyonlar harcanarak hayata geçirilen raylı sistemlerin inşa sürecinde her şey düşünülmüşken duraklarda görev alacak güvenlik emekçisinin en doğal insani yaşam ihtiyacını giderebilmesi için gerekli şartlar sağlanmadı. 9 Eylül kutlamalarında Tarkan’ın konseri vardı, 100’lerce mobil tuvalet geldi. İşveren geliyor benzin istasyonuna ya da kıraathaneye diyor ki ‘bizim burada arkadaşlarımız var görev yapıyorlar onlara yardımcı olun’. Biz kamu hizmeti yapıyoruz. Bu tarz yerlere çalışanları işverenler yönlendiriyor.” dedi.
‘BİZ İLKOKUL ÖĞRENCİSİ DEĞİLİZ’
Tuvalet sorunundan kaynaklı bazı güvenlik görevlilerin yetişkin bezi bağladığı şeklinde iddiaları değerlendiren Başkan Kenar “Vakti zamanda üyelerimiz bunu yaşadı, bu bir gerçek. Ve meslek hastalıkları baş göstermeye başladı, vazgeçtiler. Çözüm olarak 4 durakta bir, bir değiştirici güvenlik görevlisi konuldu. Bir kadının en basitinden lavabo ihtiyacını giderebilmek için erkek şefini arayıp söyleyecek kadar insanı küçük düşürücü, onurunu kırıcı bir durum olamaz. Biz ilkokul ya da ortaokul talebesi değiliz ‘öğretmeninim lavaboya gidebilir miyim’ diye izin alacak.” ifadelerini kullandı.
‘YA ÇÖZECEK YA DA KOLTUKLARDA OTURMAYACAKLAR’
İdareye tuvalet vb. ihtiyaçlar için taleplerde bulunmalarına rağmen çözüm konusunda adım atılmadığını dile getiren Başkan Kenar şunları söyledi:
“Acımız derin acımız büyük bu olayı hazmedemiyoruz. 1 ve 3 yaşında iki çocuk annesiz kaldı. Metro yönetimi bu konuda tamamen ticari yaklaşıyor. Bu düşünce yapısına karşı 2-3 ay önce bir mücadele başlattık ve artarak devam edecek. Ya oradaki elzem olan insani yaşam haklarını sağlayacaklar ya da bu işi beceremiyorlarsa o koltuklarda oturmayacaklar. Hiçbir insan hayatı, hiçbir bebeğin annesiz kalması edilecek kardan daha mühim ve daha önemli değil. Bizim burada en büyük tepkimiz meslek olarak güvenlik görevlisi olarak bizlerin olduğu bu camiaya karşı insanların, kurumların, idarecilerin bakış açısı. Biz bunu asla kabul etmiyoruz. Biz hiç değiliz, biz boyun eğmiyoruz, eğmeyeceğiz. Bu çalışma koşulları uluslararası sözleşmelere, iş kanununa ve güvenlik görevlileri ile kanununa aykırı”
