Çocukla iletişim konusunda ailelere uyarılarda bulunan Batı, “Ebeveynler olarak genelde referansla kimi zaman da dijital etkiyle görüşme yapacağımız okulları listeliyoruz. Adresi belirliyoruz ve biriciğimiz için yeni kapıları aralıyoruz. Okul çok katmanlı bir ekosistem ve ekosistemdeki tüm canlı ve cansız ögelerin etkisi çocuklarımızda çok büyük. Bu kapsamda okul binasındaki tüm yetişkinlerin büyük resimde çocuğumuza ne hissettirdiği çok önemli. Selamlama cümlesinde gülümseme bulunan, çocuğunuzla aynı hizada konuşmaya özen gösteren, çocuğunuza ismiyle hitap eden yetişkinlerle karşılaştıysanız bilmelisiniz ki çocuğunuz bu iletişim örgüsünde güvende hissedecek, kendisini birey olarak gören okul ortamını seçecek” diye konuştu.

YKS'ye 3 milyonun üzerinde aday başvurdu YKS'ye 3 milyonun üzerinde aday başvurdu

“ÇOCUKLAR GÜVENLİ BİR ORTAM ARIYOR”

Okulun çocuklar için yuva olduğunu aktaran Batı, “Okul binasını tamamen gezmek, her metrekaresini görmekten ziyade önemli olan çocuğunuzun gün ve hafta boyunca hangi rutinde nerelerde bulunacağını görmek gerçekten güven verici bir kaynak sağlamaktadır. Okul çocuklar için aynı zamanda yuva hissi arayışıdır. Evin bizde uyandırdığı güven, okulda da hissedilmelidir. Bu kapsamda okulun büyüklüğü, fiziksel imkanlarını değil çocuğumuzun yaş grubuna göre sundukları çocuklarımız için odak olmalıdır. Bu nedenle çocuklarımız okul seçiminde güveni seçtiği için çocuklarımızın mutlaka sınıfı, lavaboyu, ortak alanları ve yemekhaneyi görmesi önceliklendirilmeli, her alanın neden önemli olduğu ve o alanlarda neler olduğu çocuklara anlatılmalıdır. Okul seçimi görüşmesi her zaman özellikle küçük yaş gruplarında okul binası açısından da oryantasyon günü kalitesinde geçmelidir. Çocuklar her zaman güvenli ortam güzergahını seçerler” ifadelerini kullandı.

“ÇOCUKLAR, SADELİĞİ SEVİYOR”

Renk yoğunluğunun çocukların etkileşimini düşürdüğünü söyleyen Batı, “Nedense çocuklar için tasarlanmış tüm ortamlarda renk cümbüşü hakimdir. Nedense tüm renklerin aynı ortamda baskın bir şekilde olması burası çocuk yeri izlenimi sunar. Nedense renk yoğunluğunun çocukların etkileşimini artırdığı düşünülür. Ancak hepimiz evlerimizden de biliriz ki rengarenk olan çocukların ta kendisidir. Renk uyaranının çokluğunun ne öğrenmeyle ne öğrenme keyfiyle ne de kalıç öğrenmeyle bağlantısı yoktur. Sizler de keşfedeceksiniz ki çocukların tercihi renklilik değil çeşitliliktir. Çocuklar karmaşayı, odaksızlığı değil deneyimi, etkileşimi ve dönüştürmeyi severler. Bu sebeple okul seçimi döneminde çocuklarımızı okul ortamında zaman geçireceği sınıfta ve ortak alanda belirli bir süre oymasına fırsat sunmalıyız. Kendini hangi okulda, kiminle ve ne yaparken iyi hissettin sorusunu sorduğunuzda emin olun çocuğunuz renk karmaşasını değil sadelik ve çeşitlilikle bütünleşen yaratıcılığını beslediği yeri size anlatacak” dedi.

“ÇOCUKLAR ÖZGÜNLÜKLERİNİ KORUYAN OKUL DOSTU OKUL ORTAMI İSTİYOR”

Oyun oynamanın önemine dikkat çeken Batı, “Çocuklar bize oyunlarıyla müfredat sunarlar, onlarınki her zaman süper müfredattır. Oyun oynarken ifade güçlerini, duygularını, bilişsel yansımalarını, fiziksel katılımlarını gösterirler size. Oyun, özgünlük küreyici olağanüstü bir insanlık gücüdür. Bu nedenledir ki çocuklar oyunu samimiyetle destekleyen, oyunu süper güç gören okulları seçerler. Oyun, sizi özgün kılar, özgünlüğünüzü korur ve oyunu korumak, özgünlüğü korumaktır. Hep duyduğumuz “Şimdi ne oynayalım?” aslından hep beni tanımaya devam et çağrısıdır. Okul seçiminde çocuklar her zaman oyun oynayabilecekleri yeri seçeceklerdir, seçim rasyonelinin oyun dostu okul olması üst düzey bir karardır” diye konuştu.