35 bin sağlıkçı atamasında takvim belli oldu 35 bin sağlıkçı atamasında takvim belli oldu

Biri İzmir'de diğeri Kayseri'de yaşayan ve gönüllü vericileri kan uyuşmazlığı nedeniyle donör olamayan böbrek hastaları Semra Gözen (44) ile Emirhan Şahin'in (34) sosyal medyada çare arayışları, mutlu sonla bitti. Sosyal medyadan tanışan Gözen ve Şahin'in donörlerinin hastanede çapraz verici olabilecekleri belirlendi ve nakiller başarıyla gerçekleşti. Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok, "Kadavra organ havuzu gibi çapraz havuz olmadığı için hastalar, sosyal medya aracılığıyla birbirlerine ulaşıyorlar. Bu anlamda sosyal medya hayat kurtarıcı oluyor" dedi.

İzmir'de yaşayan, bir çocuk annesi emekli işçi Semra Gözen, gebelik sürecinde yüksek tansiyon sıkıntısı yaşadı. Doğumun ardından fenalaşıp kaldırıldığı hastanede böbrek yetmezliği tanısı koyulan Gözen, 3 ay diyalize girdi. Hayatını zorlaştıran diyalizden babası Kemal Tepe'den yapılan böbrek nakliyle kurtulan Gözen, tam 23 yıl bu şekilde yaşadı. Ancak 8 ay önce vücudu nakledilen organı reddetti ve tekrar diyalize girmeye başladı. Bu kez eşi Nurettin Gözen (59) gönüllü verici oldu ancak kan grubu uyuşmazlığı yüzünden nakil olamadı. Semra Gözen eşinin önerisiyle çapraz nakil için İzmir Kent Hastanesi'ne başvurdu. Gözen için hastanenin çapraz nakil havuzundaki hastalar arasından uygun verici arandı, bulunamadı.

ANNESİ GÖNÜLLÜ OLDU AMA UYUM SAĞLANAMADI

Kayseri'de de bir maden firmasının engelli kadrosunda çalışan, Zehra- Mahmut Şahin çiftinin üç oğlunun büyüğü olan Emirhan Şahin (34) 8 yıl önce hastalandı. Kronik Behçet Hastalığı tanısı koyulan Şahin, bu tanıdan 2 yıl sonra böbreklerinin iflas ettiğini öğrendi. Geçen ocak ayında diyalize girmeye başlayan Şahin'i, makine mahkumiyetinden kurtarmak için annesi Zehra Şahin (54) başta gönüllü vericiler çıktı. Ancak hiçbiri nakil için uygun bulunmadı. Bursa'da bir nakil merkezinin kadavra listesine adını yazdıran Şahin, organ bağışı beklemeye başladı.



'İKİ NAKLİ DE BAŞARIYLA GERÇEKLEŞTİRDİ'

Umutsuzca kadavradan bağış bekleyen Emirhan Şahin, bir arkadaşından öğrendiği çapraz nakil için sosyal medyada böbrek nakil hastaları platformlarına girip çıkmaya başladı. Bu platformlardan birinde kendisi gibi vericisiyle kan uyuşmazlığı olan Semra Gözen ile tanıştı. İki hastanın da gönüllü vericilerinde kan grubu uyumu çıkınca Semra Gözen ve Emirhan Şahin, çapraz nakil için Kent Hastanesi'ne başvurdu. Tetkikler sonucunda verici ve hastaların böbrek takasına uygun olduğu belirlenince sanal ortamda başlayan nakil süreci, geçen 23 Aralık'ta başarıyla tamamlandı. Opr. Dr. Işık Özgü, Opr. Dr. Uğur Saraçoğlu ve Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok'tan oluşan ekip, aynı seansta böbrekleri değiş-tokuş yaparak, iki nakli de başarıyla gerçekleştirdi.

'BİRBİRİMİZİ GÖRMEDEN TANIŞIP, BİRBİRİMİZE ÇARE OLDUK'

Hem diyaliz hem nakil deneyimi olan Semra Gözen, "Çok umutsuzdum. Kent Hastanesi'nde hem kadavra hem de çapraz nakil listesine yazılmıştım. Eşim çapraz nakil şansımın olabileceğini söylüyordu. Nitekim her hasta gibi biz de sosyal medyada kendimiz gibi çaresizlik yaşayanları okuyor, öğrenmek istediklerimizi soruyorduk. Böyle sorularımın birkaçına Emirhan cevap verdi ve birbirimizi görmeden tanışıp, birbirimize çare olduk. Diyaliz çok zor, sosyal medya sayesinde çok beklemeden şifa bulduk" dedi. Hasta platformları sayesinde kendisine uygun verici bulduğunu belirten Emirhan Şahin ise "Semra abla bana, 'beni umutlandıran sen oldun' dedi. Kabul edince doku tipleme testlerimi Kent Hastanesi'ne gönderdim. Uygun bulununca da tetkikler için annemle İzmir'e geldim. Semra ablanın süren bir tedavisi vardı, onun bitmesini beklerken annemin de zayıflaması istendi. O da bu zamanda 98 kilodan 88'e indi. Artık ikinci bir hayata başladım ve diyalizden kurtuldum. Doktorlarıma da çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.

'TÜRKİYE'DE ÇAPRAZ NAKİL HAVUZU YOK'

Öte yandan Kent Hastanesi Böbrek Nakli ekibinden Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok, çapraz nakillerin zorunluluktan yapıldığını belirterek şöyle konuştu:

"Türkiye'de çok iyi işleyen ulusal kadavra havuzu var. Vericisi olmayan hastalar, bir merkezde bu listelere yazılıyor ve yüzde 100 uyumlu kadavra varsa Türkiye'nin neresinde olursa olsun hastayı buluyor. Ancak ulusal çapraz nakil havuzu yok, hazırlık çalışması var. Böyle bir havuz olmadığı için hastalar da isimlerini yazdırdıkları merkezlerde uygun hasta bulunmazsa çapraz nakil arayışlarını sosyal medyada arıyor, birbirlerine ulaşıyorlar. Bu anlamda sosyal medya, hayat kurtarıcı oluyor. Oysa hastalar bütün nakil merkezlerine çapraz nakil için başvuru yapabilirler, kadavra gibi tek merkez sınırı yok. Örneğin Kent Hastanesi Böbrek Nakli Merkezi'ne telefonla bile kan gruplarını bildirerek çapraz listemize isimlerini yazdırabilirler, karşılığı bulunursa çağrılırlar."