Sayıştay’ın yayımladığı 2024 yılı İZELMAN denetim raporuna göre şirketin mali dengesi hızla bozuldu. 786 milyon TL nominal sermayeli şirketin yalnızca 16 milyon 309 bin TL’si ödenmiş durumda. 2022’de 31,5 milyon TL net kâr açıklayan İZELMAN, 2023’te 307 milyon TL, 2024’te ise 624 milyon TL net zarar yazdı.
Şüpheli alacaklarda faiz tahakkuku yapılmadı
Sayıştay, şirketin tahsil edemediği alacaklar için yılsonunda faiz tahakkuk ettirmediğini ve şüpheli ticari alacaklar için karşılık ayırmadığını belirledi.
218 bin TL’lik dava konusu alacağın karşılık ayrılmadan bilanço dışı bırakıldığı, ayrıca 191 bin TL’lik icra aşamasındaki eski personel alacağının da takip edilmediği saptandı. Bu durum, hesaplarda eksik ve hatalı görünüm yarattı.
Demirbaş kayıtları tutulmadı
İZELMAN’ın kendi üretimi olan masa, dolap, mobilya ve sıfır atık konteyneri gibi yüksek değerdeki demirbaşların muhasebe kayıtlarına işlenmediği ortaya çıktı. Sayıştay, bu durumun şirket varlıklarının sağlıklı takibini engellediğini belirtti.
Berlin Film Festivali masrafları şirketten
En dikkat çekici tespitlerden biri, bir yönetim kurulu üyesinin Berlin Film Festivali gezisinin tüm masraflarının İZELMAN bütçesinden karşılanması oldu.
Ulaşım, konaklama ve yeme-içme dahil tüm giderlerin kamu kaynağıyla ödendiği raporda, “Şirketin faaliyet alanı dışında yapılan bu harcamanın ilgili kişilerden tahsili sağlanmalıdır” ifadeleri yer aldı.
Yayıncılık faaliyeti zarar ettirdi
Şirketin 2020 yılında başlattığı yayıncılık faaliyeti de zarar kalemi olarak öne çıktı. Anaokulları için alınan sertifikadan sonra 742 farklı yayın basan İZELMAN, bu alanda milyonlarca liralık zarara uğradı.
Sayıştay, yönetim kurulu ve yayın komisyonunun “basiretli iş insanı gibi davranmadığını” belirterek oluşan zararın ilgililerden tahsil edilmesini önerdi.
Kitap kafeler kapandı, 223 bin kitap depoda kaldı
Kapatılan kitap kafelerle birlikte 223.708 adet kitabın depolarda çürümeye terk edildiği, sadece 2024 yılı giderinin 2 milyon 315 bin TL olduğu belirlendi.
Sayım sonucunda 120 bin kitabın kaybolduğu, izine rastlanamadığı raporda yer aldı.
Tunç Soyer’in tanıtım kitapları elde kaldı
Önceki dönem başkanı Tunç Soyer’in tanıtımına ilişkin ifadeler içeren 35 bin 180 adet kitap İZELMAN bütçesiyle bastırıldı. Ancak yalnızca 1.680 adedi satılabildi, geri kalan 33.500 kitap depoda kaldı.
4 milyon TL’lik maliyete sahip kitapların “üzerinde başkanın isminin yer alması nedeniyle satılamadığı” kaydedildi.
Sayıştay, bu yayınların “şirket faaliyetleriyle ilgisiz ve şahsi tanıtım içeren nitelikte olduğunu” belirterek zararın sorumlularından tahsil edilmesini istedi.
Meclis üyeleri ve gazetecilere ücretsiz otopark kartı
İZELMAN’ın işlettiği otoparklarda 2018–2024 yılları arasında yüzlerce kişiye ücretsiz kullanım hakkı tanındı.
2024 sonu itibariyle 748 kişinin ücretsiz kartla otoparklardan yararlandığı, bu durumun 2 milyon 163 bin TL gelir kaybına yol açtığı tespit edildi.
Kanuni dayanak olmadan gazetecilere ve meclis üyelerine sağlanan bu ayrıcalığın 4736 sayılı Kanun’a aykırı olduğu belirtildi.
İZTARIM’a faizsiz borç verildi
İZELMAN’ın borç yükü 2,5 milyar TL’yi aşmış olmasına rağmen, aynı dönemde İZTARIM A.Ş.’ye 11 milyon TL borç verdiği, ancak 1,6 milyon TL’lik faiz gelirini tahsil etmediği belirlendi.
Üç şirkette sigortalı olan avukat
Raporda bir avukatın aynı anda üç farklı belediye şirketinden sigortalı göründüğü, İZELMAN, İZTARIM ve bir başka belediye iştirakinde çalışmış gibi gösterildiği belirtildi.
Aynı kişi ayrıca İZTARIM üzerinden “koordinasyon hizmeti” faturaları kesilerek tekrar ücretlendirilmiş. Sayıştay, bu durumun çifte ödeme anlamına geldiğini vurguladı.
Minibüsçüler Odası’na kiralanan otopark
Karşıyaka Bahriye Mahallesi’ndeki otoparkın, Minibüsçüler Odası’na kiralandığı ortaya çıktı. Raporda kira hesaplamasında KDV’siz tutar üzerinden pay ayrıldığı ve Büyükşehir Belediyesi’ne eksik ödeme yapıldığı tespit edildi.
‘Bankamatik’ arkeolog 17 yıl işe gitmeden maaş aldı
2007 yılında işe alınan bir arkeoloğun hiç fiilen çalışmadan 2024 yılına kadar maaş aldığı belirlendi.
17 yılda şirkete toplam 2 milyon 601 bin TL maliyet yaratan personel için hiçbir puantaj kaydı bulunmadığı, şirket cevabının tutarsız olduğu ifade edildi.
Sayıştay, “Foça kazı alanında çalıştığı iddia edilmiş olsa da kayıt bulunmamaktadır” diyerek zararın ilgili kişiden tahsil edilmesini istedi.
Yerel basına 1,9 milyon TL kaynak aktarıldı
Sayıştay, İZELMAN’ın yerel gazetelere “abonelik” adı altında ödeme yaptığını, ancak fiilen gazete takibi yerine “basına destek” amacı güdüldüğünü tespit etti.
2024 yılı içinde 1 milyon 905 bin TL’nin bireysel gazetelere ve yayıncılara aktarıldığı, bazılarının şirket binalarında dahi bulunmadığı belirtildi.
Rapor, “tasarruf tedbirlerine aykırı biçimde yapılan bu ödemelerin sorumlularından tahsil edilmesi gerekir” dedi.
İşe devam primi ve sağlık raporu suistimali
Şirket çalışanlarının yüzde 10 ila 15’inin sürekli geçici iş görmezlik raporu aldığı, ancak disiplin işlemi yapılmadığı ortaya çıktı.
7.500 personelin bulunduğu şirkette sadece 9 kişinin disipline sevk edilmesi “etkisiz denetim” olarak nitelendi. Sayıştay, suistimallerin önlenmesi için yeniden muayene ve kontrol mekanizması kurulmasını istedi.
Vergi ve SGK borçları 6 milyarı geçti
İZELMAN’ın vergi ve SGK borçlarının vadesinde ödenmemesi nedeniyle toplam 6 milyar TL’yi aşan borç ve 1,5 milyar TL gecikme zammı oluştu.
Vergi ana para borcu 2,3 milyar TL, SGK borcu ise 2,2 milyar TL olarak kaydedildi.
Sayıştay, bu tabloyu “ciddi mali yönetim zafiyeti” olarak tanımladı.
Anaokulu indirimlerinde yasal dayanak yok
Şirketin işlettiği anaokullarında belediye personeline yüzde 25–50 oranında indirim yapıldığı, ancak bu uygulamanın hiçbir yasal temele dayanmadığı belirtildi.
2024 sonu itibariyle ilçe belediye personeli için indirim kaldırılmış olsa da önceki dönemlerde yapılan indirimlerin hukuka aykırı olduğu kaydedildi.
Eş ve çocuklara işe öncelik: Liyakate aykırı
Personel alımlarında Büyükşehir Belediye Başkanı oluru ile hareket edildiği, ihtiyaç analizlerinin yapılmadığı, toplu iş sözleşmelerinde “emekli olanın çocuğuna öncelik” hükmü bulunduğu tespit edildi.
Sayıştay, bu hükümlerin “liyakat ve eşitlik ilkeleriyle bağdaşmadığını” belirterek sözleşmelerden çıkarılmasını istedi.